
Silikon Vadisi’nin Sessiz Savaşçıları: AMD – Intel Rekabetinin Gerçek Hikayesi
19.07.2025
Başlangıç Noktası: Aynı Çatının Altından Çıkan İki Rakip
Intel’in Doğuşu (1968)
Intel, 1968 yılında Robert Noyce ve Gordon Moore tarafından Kaliforniya’da kuruldu. Bu isimler boşuna tanıdık gelmiyor; Gordon Moore, meşhur Moore Yasası ile tanınır: “Her 18-24 ayda bir işlemcilerin transistör sayısı iki katına çıkar.”
Intel, ilk zamanlarında bellek çipleri (RAM) üretse de esas patlamayı 1971’de dünyanın ilk ticari mikroişlemcisi olan Intel 4004 ile yaptı. Sonrasında x86 mimarisi ile masaüstü bilgisayarların standardını belirledi. 90’lar boyunca “Intel Inside” sloganıyla tanımayan kalmadı.
AMD’nin Doğuşu (1969)
Intel’in hemen ardından, 1969’da, Jerry Sanders ve eski Fairchild Semiconductor çalışanlarının kurduğu Advanced Micro Devices (AMD) sahneye çıktı. AMD'nin temel amacı, yüksek kaliteli mikroçipleri daha uygun fiyatlarla sunmaktı.
İlk yıllarda Intel’in teknolojilerini lisanslayarak üretim yapan AMD, uzun süre “ikinci üretici” konumundaydı. Ama sabırlıydılar.
Farklı Yaklaşımlar, Aynı Hedef: Performans
Intel, genellikle daha kapalı, patentlerine sıkı sıkıya bağlı, kendi mimarisine güvenen bir yapıdayken; AMD daha deneysel, açık, ve özellikle fiyat/performans oranı ile rekabetçi olmayı seçti.
- Intel;
- Kendi üretim tesislerine (fabs) sahipti.
- Uzun süre liderliği elinde tuttu.
- Daha az güç tüketen, daha serin çalışan işlemciler üretme konusunda öndeydi.
- AMD ise;
- “Fabless” yaklaşımıyla üretimi dış kaynaklara verdi.
- Intel’e kıyasla daha uygun fiyatlı, çok çekirdekli işlemciler sundu.
- Overclock tutkunları arasında özellikle popüler oldu.
Kırılma Noktası: Athlon vs Pentium
2000’lerin başı, AMD’nin ilk kez Intel’in ensesine dayandığı dönemdi. Athlon 64 işlemcisi, Intel’in Pentium 4 serisini birçok alanda geride bırakıyordu. AMD, 64-bit mimariyi masaüstü kullanıcılarına getiren ilk firmaydı.
Ancak bu yükseliş kısa sürdü. Intel, Core 2 Duo serisiyle 2006’da büyük bir sıçrama yaptı. AMD, bir süre zor durumda kaldı. Phenom serisi beklenen başarıyı sağlayamadı, Intel pazarda açık farkla öne geçti.
Sessiz Bir Devrim: Ryzen Dalgası
2017 yılına kadar AMD için inişli çıkışlı yıllardı. Ancak o yıl, AMD adeta küllerinden doğdu. CEO koltuğuna 2014’te oturan Dr. Lisa Su, mühendislik temelli bir liderdi. Uzun yıllar süren Ar-Ge yatırımları, 2017’de Ryzen serisi ile meyvesini verdi.
Ryzen, sadece oyun ve iş istasyonları için değil; genel kullanıcı için de mükemmel fiyat/performans sunuyordu. 7nm teknolojisi, çok çekirdekli işlemciler ve verimli yapı sayesinde AMD, Intel’e ciddi anlamda rakip oldu.
- Ryzen 5 3600, orta segmentte kral ilan edildi.
- Ryzen 9 5900X, hem oyun hem üretkenlikte zirveye oynadı.
Bu sırada Intel, 14nm mimarisine sıkışmış, çekirdek artırımında geride kalmıştı.
Teknolojik Detaylarla Bugün: ARM, Yapay Zeka ve GPU Etkisi
Rekabet artık sadece masaüstü işlemcilerle sınırlı değil.
- Intel, Apple'ın ARM tabanlı M serisi işlemcilerine karşı pozisyon alırken,
- AMD, sadece işlemcilerde değil, grafik kartı (GPU) alanında da RDNA mimarisi ile öne çıkmaya başladı.
Ayrıca her iki firma da yapay zekâ destekli işlemci üniteleri (AI cores) ve mobil işlemciler alanında büyük yatırımlar yapıyor.
Intel, Meteor Lake ve Lunar Lake projeleriyle mimariyi yeniden şekillendirmeye çalışırken, AMD Zen 5 mimarisiyle daha verimli ve çok yönlü işlemciler sunmaya hazırlanıyor.
Peki Ya Gelecek?
Artık oyunlar, üretkenlik, yapay zekâ, bulut bilişim gibi birçok alan, işlemci performansını belirliyor. Intel hala büyük ama AMD, artık sadece “alternatif” değil. Pek çok teknoloji sever için tercih edilen marka konumunda.
- Sony ve Microsoft, yeni nesil konsollarında AMD işlemcileri kullanıyor.
- Süper bilgisayar projelerinde AMD işlemciler tercih ediliyor.
- Intel ise, kendi grafik kartları ile AMD’nin alanına giriyor.
Son Söz
AMD – Intel rekabeti, bir şirket savaşından fazlası. Bu rekabet, kullanıcıların daha iyi teknolojilere ulaşmasını sağladı, inovasyonu tetikledi ve bilgisayar dünyasını her geçen yıl daha heyecan verici hale getirdi.
Her çekirdek, her watt, her FPS… Bu rekabetin parçası.